1 Haziran 2016 Çarşamba

Ateşli silahların keşfi ve tarihsel gelişimi.

Bu gün sizlerle ateşli silahların keşfini ve tarihsel gelişimini inceleyeceğiz


Keşke savaşlar olmasaydı diyerek yazımıza geçiyoruz...


Ateşli silahlar 1000 yıldan uzun bir süredir bizimle birlikteler ve savaşları –bununla birlikte toplumları- hiçbir silahın etkileyemeyeceği düzeyde etkilediler. Ateşli silahlar savaş alanının doğasını değiştirdiler, orduları geliştirdiler ve savaşın maliyetini azalttılar.



Bunların hepsi barutun icat edildiği Çin’de başladı. Dokuzuncu yüzyılda, kimyacılar kömür, potasyum nitrat ve sülfürü harman edip huo yao adı verilen bir toz elde ettiler. Bu toz o dönemde deri hastalıklarını tedavi etmede kullanılıyordu. Savaşçılar ise bu tozun bombalarda, mayınlarda ve diğer silahlarda kullanılabileceğini keşfettiler. Barut on üçüncü yüzyılda, büyük ihtimal ile ipek yolu vasıtası ile Orta Asya’dan, Avrupa’ya taşındı. Rakip milletler barut tarifini değiştirerek en güçlü karışımı buldular: Yaklaşık yüzde 75 potasyum nitrat, yüzde 15 kömür ve yüzde 10 sülfür.

Tarihçiler ilk ateşli silah olarak Çin’de kullanılan, onuncu yüzyılda icat edilen ateşli mızrakları gösteriyor. Bunlar bambu ya da metal tüpler içinden hedeflerine alev ya da şarapnel fırlatıyordu. İlk toplar 1320 yılında İtalya’da göründü ve bundan itibaren de Avrupalı milletler tarafından birçok savaşta kullanıldı. On altıncı yüzyılda Avrupa’daki ateşli silahlar doğudaki rakiplerine göre çok daha gelişmiş ve çok daha ölümcül idiler.

Toplar savaş alanlarında kullanılsa da eski tip askeri güçler ısrarla yeni silahlar ve diğer yeni teknolojileri kullanmaktan kaçındı. Aslında bu silahlardan çekinmelerinin sebepleri de vardı: Barut çok pahalıydı, silahı kullanan kişinin kendini yaralama olasılığı oldukça fazlaydı ve bu silahlar o kadar yanlış yerlere ateş ediyordu ki nişan almanın hiçbir manası yoktu.




On beşinci yüzyılda, kilit sisteminin, ateşli silahlarda kullanılan bir tür ateşleme mekanizması, bulunması ilk tabancaların yaratılmasına da öncülük etti. İlk olarak kısa namlulu, omuzda tutulan ve tek bir adamın taşıyabileceği boyutta olan Fransız arkebüzleri savaş alanında kullanıldı. Barut sıkıştırılmış kordon silahın iki tarafından da yakılırdı, iki ateş birbirine dokunduğunda barut ateşlenirdi ve yaklaşık on gramlık topu hedef düşmana gönderirdi. Yine de bu silahlar yalnızca iki dakikada bir doldurulabilen hantal silahlardı. Bir süre sonra silah teknolojilerinin gelişmesinden sonra bile okçular silahlı askerleri sayıca ezmekte idi.



Ateşli silahlar zamanla eski tip silahların yerini aldı çünkü daha ekonomik ve daha ölümcüldüler. Kılıçlı askerlikte veya okçulukta uzmanlaşmak bir ömür sürmekteydi fakat ateşli silahlarda sadece iki haftalık bir eğitim ile eğitimsiz askerler yetenekli nişancılar haline geliyorlardı.

Askeri alanların boyutunu arttırmak ile birlikte ateşli silahlar savaşların doğadaki etkisinden savaş sırasındaki yaralanma tiplerine kadar her şeyi değiştirdi. Uzmanlara göre sadece atlar savaş tarihini bu derecede değiştirmeyi başarmıştı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder